8 Ağustos 2012 Çarşamba

İYİKİ VARSIN ANNE....

Sevgili annecik hanım kadın hülya iyiki varsın iyiki annemsin iyiki başımızdasın Allah seni başımızdan eksik etmesin sen benim oğlumun annanesisin ona benden çok bakansın.                         Bu anneanneler olmasa ne yaparız bilmiyorum. İnsan çalışınca evladını emin ellere teslim etmek ister ve bir kadının en sevdiği varlığı yine en sevdiği ve en güvendiğine teslim etmek ister. O küçücük yavruyu nereye bırakabilirsin  ki öyle savunmasız öyle masumlar ki. Ben doğum iznimi tam yapamadan oğlum 40 günlükken anneme bırakmak zorunda kalmıştım tabi yarım gün çalışmıştım ama sonuçta evden çıkıp o annemle başbaşa kalıyo.                                                                            İlk  başlarda çocuğu odada bırakıp çıkabiliyosunuz 5 dk. da olsa tabi bu sadece 5 aylık olduğu zamana kadar her geçen gün işimiz daha da zorlaşıyo şuan emekleyerek bütün evi geziyo evin dış kapısının arkasında oturuyo dışarıya çıkmak istiyo uyuduğu zaman dilimi hariç bişeylerle oyalanması sadece 10 dk. ben bazı çocuklara gerçekten imreniyorum bakıyorum çocuğun önünde bi oyuncak çocuk baya bi süre onunla oyalanabiliyo ses çıkartmıyo bizimkisi 10 dk. (ki bazen o kadar bile sürmüyo) oynuyo sonra sıkılıp ağlamaya bağırmaya başlıyo annem de bu dertten muzdarip işte kadın ev de sadece yemek yapabiliyo onun haricinde sürekli onunla ilgileniyo annemin evinin karşısında çocuk parkı var annem o beşiklerde belki bizi hiç sallamamıştır çünkü bizde babane amca hala vardı aynı apartmanda yaşadığımız için. Annem geçen gün o çocuk parkında bizim hasan paşamızı beşiğe bindirmeye gitmiş :) sevgili annemden gelen yorum ise şu ''30 yıldır gitmediğim bu parka hasan beni getirtti bir defa gelsem iyi 2 kere gittim bugün'' kadın ne yapsın evde çocuk durmayınca ya gezdircen ya oyun oynucan annemde çok genç değilki kadın 52 yaşında ve onunda ayaklarında sorun var dizleri ağrıyo kilo problemi var hasan ı çok uzun süre kucağında taşıyamıyo şimdi ise emekleme faslı kafasını çarpmasın kapının arkasında durmasın diye habire onun peşinden koşturuyo. Çocukla ilgilenmesinin üstüne bir de babamın rahatsızlığı eklenince annemin işi daha da zorlaştı ben bu duruma çok üzülüyorum ama elimden de birşey gelmiyo ne yazıkki kadın akşamları yorgunluktan saat 10 da göz kapakları kapanıyo her sabah 6,30 da kalkıyo gün arası uyuma gibi bi şansı da yok hasan uyuduğu zaman kendi ev işleriyle ilgilenmek zorunda Allah kuvvet sağlık sıhhat versin o olmasa ne yapardım bilmiyorum. Çocuğuma benden daha iyi bakıyo hazır gıda hiç bişey vermedik bugüne kadar bisküvi bile vermedik hep ona özel çorba yemek taze yoğurt hep uğraşıp yaptı öyle besledi oğlumuzu. Hiç şikayet etmedi ben bakamıyorum durmuyo diye hep yapcak çocuk bu dedi annem bu konuda kardeşimden ve benden dolayı eğitimli çünkü bizim ailede öyle uslu bi çocuk hiç olmadı hep yaramaz, sıkıntılı, haşarı çocuklar oldu ve bunların içinde en zoru da benim kardeşimdi annem hiç bir gezmekte rahat oturamazdı hep burnundan gelirdi gittiği yerlerde.  Belki bu yüzden mi bilmiyorum ama annem gezmeğe hiç gitmez.                                                                                    Bizim her akşam yaşadığımız problem akşam yemeği zamanı ben sofraya oturduğum an çocuk deliriyo resmen hiç durmuyo ağlamaya başlıyo akşam annemde yemekteyken mama sandalyesinde başladı ağlamaya tam yemeğe oturduk önüne bişeyler koyduk oyalanması için tabi malesef sonuç alamadım kucağıma aldım önümde de çorba kasesi ve çorba kasesine ayağını soktu sonra da çorba bacaklarımın arasından süzüldü ve ben o sıcaklıkla sofradan kalktım ve bundan sonra akşam yemeklerine nöbetleşe oturup yiyelim dedim eşime çünkü her akşam aynı sorunu yaşıyoruz alışır deyip bekliyoruz ama malesef alışmıyo.                                

2 yorum:

  1. Allah annelerimize sağlık versin Ebrucum. Annem olmasa ne olurdu halim bilmiyorum.
    Tam yemek esnasında ağlamasının tek nedeni ilgi istiyor olması. Alışacak, alışacaksın.
    :)

    YanıtlaSil
  2. Evet yapacak bişey yok alışacak ve alışacağız.

    YanıtlaSil